26 Mayıs 2007 Cumartesi

İŞTE GELDİM BURDAYIM

Selam herkezlere, cümle blog alemine merhaba deyip ve artık oturduğun yeter deyip yazmaya başlamalı dimi aaaaa otur otur bir yere kadar yazmak lazım, yazıp rahatlamak lazım. Neyse işte geldim buradayım.

Madem bu aralar evdeyiz eee oturmak olmaz dimi, bende oturmadım zaten sağolsun arkadaşlarda bu konuda bayağı yardımcı oldular bana. Uzun zamandır çok uzamış olan ve artık bana ağırlık yapan saçlarımı kestirme zamanıdır deyip Çarşamba günü güzzellceeee küöföre gittim, oturdum koltuğa buyrun saçlarım sizin istediğiniz şekli verin dedim ama tabi yinede içimde korkular vardı, ya istediğim gibi olmazsa diye. Neyse efenim başladı kesmeye aman bir hafiflik bir hafiflik sormayın gitsin yani, bu arada benim saçlarım çok gürdür, yani öle banyodan felan çıkınca aman kurutayım da öle dışarı çıkayım denebilecek saçlardan değil illaki köpüklemem lazım bu arada jöle neyin saçımı tutmuyor yani şu köpüğü çıkarandan Allah razı olsun. Neyse şekerim saçlarımda önceden boya üstüne röfle vardı uzun zamanda olmuştu bir dip yaptırmayalı baktım olacak gibi değil, dedim küöföre önce komple boya sonraki renge boyadan sonra bakarız. Başladık işleme ama ne başlamak resmen tüm günüm kuaförde geçti çocukta sağolsun bayağı ince eleyip sık dokudu sonuç güzel oldu gelen yorumlardan bu sonuca vardım ben.

Bu saçıma eskiden çok takardım ben, tabi küçüğüz anlamıyoz nası şekil verilir saça, hele ilkokula giderken görmelisiniz beni, saçlarım gür olduğu için ve kolay kolay taranmadığından hep kısa kestirirdi annem saçlarımı kısa olunca daha da kabarırdı saçlarım, bide ben küçükken çok çelimsizdim öle ufak tefek zayıf, bide dörtgöz tiii 3 yaşımdan beri gözlük kullanıyorum ben ya okuyucu, demekki 27 yıldır takıyom bu mereti ben, diycenki şimdi ameliyat ol lazer var hemide ucuz ama, şeker benim gözler o ameliyatla düzelmiyooo maalesef, neyse daldan dala atladım böle karışık oldu artık kolay gelsin size okurken. Soracıma işte düşünün zayıf, suratı küçük ama gözlükleri suratından büyük ki bu hep annemin fikri neymiş efendim küçük gözlük olursa ben camından değil çerçevenin etrafından bakarmışım gözüm daha çok bozulurmuş ama dinletemiyorsun ki anneme bunu, hele de 7 yaşında bir çocuk sözü dinlenir mi hiç gerçi bu durumum teee ortaokul çağlarıma kadar sürdü. He bide böle koca gözlükler bide kısa saç bide o saç böle alnının üstünden toplanır palmiye gibi tam komedi olursun ama yine sesini çıkaramazsın, hatta öle çekilmiş bi fotoğrafım var ah bi görseniz öle komikki. Ay bide banyo yaparken çok çektim ben bu saçlardan yaaa, sokardı annem banyoya tabi o zaman bizde şofben yok banyonun içinde soba var, zaten banyo sıcak bide annem sağ olsun kaynar suyla yıkamaya bayılırdı bizi, banyo sıcak su kaynar ortada bir küçücük çelimsiz ben annem suyu döker su saçlarımın üstünden yuvarlanır dibine işlemez saçımın dibi ıslanmaz ben ağlarım annem kafamın derisini kazır vücudumu yüzer hem de iki banyoda bir kese yapar, işte siz benim o halimi düşünün sesini çıkarırsın kafana ya tarak ya sabunla dürtülür, ağlarsan eğer bi o kadar daha alası ile yıkanırsın, ya öle işte çok çektim ben bu saçların derdinden.

Bu arada ben öle her şeyi yiyen bir çocuk değildim ki hala bazı şeyleri yemem (yazıcam şimdi ama korkuyom tepkilerinizden hadi len yenmezmi onlar diye) peynir, zeytin, domates üçlüsünü kendimi bildim bileli yemem ben, hatta domates hariç diğerleri midemi bulandırır, kızmayın bak baştan söledim ben, öle tabaklarını bile tutamam, çok ısrarları oldu herkezin bunları yemem konusunda, hatta abim bi keresinde sofradan kalkıp ağzıma peynir tıkmaya çalıştı hiç unutmuyom o sahneyi acayip kötü etkiledi beni. Düşünsenize ufacık minicik bir çocuk belki üstüne gidilmese yerdi ama abisi onu kolunun altına sıkıştırmış ağzına peynir sokmaya çalışıyo zorla bağarsan ağzın açılacak sokucak peyniri içeri sussan olmuyo annem yada babam yanımızda yokki müdahale etsin. Neyse ama nası kurtuldum elinden hatırlamıyorum nedense, demekki bilinçaltım onu iyice gerilere attı unutulması gerekenlerin yanına koydu. Zavallı annemde ben yemiyorum diye hep “bunun bünyesi çok zayıf yemiyo” derdi herkeze bende merak ederdim nedir bu bünye neresinde bulunur insanın napar görevi nedir, tabi bunun anlamam da uzun bir süreyi aldı, bitmediiiii yemediklerim öle et, köfte, kıyma, ıspanak, kereviz, pırasa yemezdim ve en sevmediğim bamyaydı eskiden gerçi bamya ile kötü bir anım var ondan mütevellit yemem kendisini yok yanlış anlamayın abim zorla yemem için bir girişimde bulunmadı bu kez, sağsa Allah uzun ömür versin göçtüyse Allah rahmet eylesin bir Nimet teyze vardı dedemlerin pansiyonunda kalırdı hep sezonluk, her sene geldiğinden ahbap olmuştuk iyice, tuttu kolumdan bir gün oturttu beni masaya yapmış kendine göre güzel olan bamyayı yiyceksin dedi, bide küçüğüz ses çıkaramıyoz oturduk mecburen masaya ama çatalı batırıyom bamyaya bamya ile birlikte böle suyuda uzuyo ama ne uzamak öle böle diiil insanın aklına tabi başka başka böle irenç şeyler geliyo ve yiyemiyosun doğal olarak ama zannımca yemedim onuda ben, ama artık bamya hariç yukarıda yazdığım diğer şeyleri yiyorum hemide severekten yani(peynir,domates, zeytin hariç). Gerçi annem haklıymış bunun bünyesi zayıf demekle çünki iki kez zehirlenmiş biri olarak tescillendi bu bünye zayıflığı mevzusu, herkez daldan elma koparır yer bişi olmaz ben yerim hastanelik olurum hemde kendini bilmez baygınlık geçirmiş bi halde. Bir keresinde hiç unutmam babam bel fıtığı ameliyatı olmak için hastenede yatıyo sene 84 sanırsam, Okmeydanında yatıyo hemide, e bizde Anadolu yakasında Maltepe’de oturuyoz, şimdiki gibi öle otobüs felanda zırt pırt geçmiyo yoldan en az 45 dk beklersinki gelsin bi otobüs de binesin gidesin nerdeeee, neyse annemde kahvaltıda sölemesi ayıp sucuk yapmış yedim afiyetle içtim üstüne annemin uyarısına rağmen soğuk suyu ooooh yarasın diyerekten yaradı tabi yaramazmı, neyse bindik otobüse başladı benim mide dönmeye olduğu yerde ki benim normalde öle midem bulanmaz otobüste felan, amanın dayanılır gibi değil neyse vardık babamın yanına bide düşünün hastaneye o zamanlar 6 yaşında felan çocuk alınmıyo napsın annem nereye bıraksın beni kadınceyiz kattı beni de yanına götürdü, vardık hastaneye çıkıyoz merdivenleri ama benim mide deli gibi dönüyo olduğu yerde bayılacam yani o kadar net hatırlıyom. Geldik babamın yattığı koğuşa zaten babasızlık vurmuş bi yandan özlemişim bi sarıldım boynuna bırakmıyom annem dedi bunun midesi bulanıyo babamda ne bilsin öle şiddetli bi bulantı olduğunu azıcık kayısı suyu verdi bana belki iyi gelir diye mideme nerdeeee onu içmemle benim boşaltım sistemim aşağısı yerine yukarıdan boşaltmayı tercih etti varın gerisini siz tahmin edin ortalık inanın abartmıyorum resmen göl oldu ne mide varmış kardeşim bende de be yuh yani boşalt boşalt bitmedi ama ben bitmişim sonunda pek hatırlamıyorum zehirlenmişiz yine babam büyük hastanede ben aynı bahçede çocuk hastanesinde zavalı annem banamı baksın babamlamı ilgilensin kadınceyiz şaşırmış bir vaziyette, ogüne dair tek merak ettiğim şey acaba abim nerdeydi kimde kaldı çünkülüm biz bir gece hastanede yattık. Ya böle işte var daha anılarım birde annemi anlatıcam size bir gün komik kadındır kendisi nev-i şahsına münhasırdır,azıcık telviyedir, çok titizdir, çok güzel yemek yapar mevlütlerde neyin hep ona pilav yaptırılır, hala çay demekle ilgili bana uyarılarda bulunur, taş atana pamuk at diyen insandır kendisi severim pek , bu aralar bana pek üzülüyo belli etmediğini sanıyo ama gizli gizli ağlıyo biliyom ben napsın be ana işte bizimde olunca anlıycam farkı biliyorum.

13 anlayan:):

mayonez dedi ki...

yettim gayri..son 2 yazını okudum işsiz kalmana çoook üzüldüm sıkma canını rabbim çok büyük, saç olayıyla başlayıp hastanede kusma anınla biten aradaki bağlantıyı zor kurabildiğin harika yazını çok beğendim. inan hızımı alamadım birdaha okuyasım var. benim palmiye saçlı, çelimsiz arkadaşım:)

bu blog olayı 1 senedir çok pis bağladı beni. kendimi hiç tanımadığım insanlara dua ederken buluyorum, çok tuhaf bir bağ bu ben hepinizi çok seviyorum ve biliyorumkii bana sanalda kazık atamazsınız deliler gibin güveniyorum size dibine kadar. tüm kalbimi korkusuzca açıyorum. inşallah seni, fikrimin incegülü,crystal,su gibi ve enneyi birgün canlı kanlı tanıyabilirim.

birgün bazı okullarda pilav günü varya bizde bamya günü yapalım mı nollurrr. uzayan cinsinden:)))

bu arada benim adım emel bıktım ule mayonez isminden. mayonez sadece beyaz bacaklı olduğum için takılan bir isim..

mayonez dedi ki...

ule emre ne çenem düşmüş benim. abov ben ürtküm uzunluğundan yorumun. alıştırarak oku:))

Emre dedi ki...

sen çok yaşa emi mayonez emel sevindim yorum bırakmana heleki şu saatte, blog olayı benide bağlardı da ingilizce olduğundan bişi yapamıyodum türkçe olduğunu duyunca yaptım bende bir blog yazdım işte, gerçi böle azıcık hayatımdaki tersliklerden ötürü garip yazılar oldu ama napim içimden ne geliyosa o. Şu güvenme mevzuunda al benden de o kadar bende senin gibi dşünüyorum ve bende sizleri tanımak istiyorum çok, umarım bizde yakalarız bu şansı bir gün, hadi öperim seni çok. yahucum uzun kısa fark etmez yeterki yorum olsun ayrıcanada çok keyif alıyorm ben böle uzun uzun yorumlardan ve yazılarından. ayrıca farkındaysan bende uzatıyorum.:)

anemon dedi ki...

yerimsenin gözlüklerini sorma bizlewr ozamanlr annelrimiz ne derse ne giydirirse ona uymak zorunda kalıyorduk.benimde var öyle resimlerim saclr kısacık önden toplu kocaman kurdaleli sen ufak tefeksin cok kötü durmamıştır beni düşün devede kulak gibi kafada kurdale

Emre dedi ki...

tahmin edebiliyorum hale

SeMa dedi ki...

bi ara ben de senin gibi et türü gıdaları yiyemiyordum.çevremdeki herkesin yazık neden yiyemiyorsun gibi tepkilerine cevap vermekten yorulmuştum.ama 1 senedir az çok yemeye başladım.peynirle dometes
yenmezmi yahu onlarıda yemeye çalışsan iyi olurdu ama artık mide bu almıyorsa zorlamak yanlış

Emre dedi ki...

Semacım almıyo valla onları midem peynir zeytin zaten artık mümkün değil yemiyorum, domateside ölmüş olarak tercih ediyorum yani soos olarakatan öle diyim, öperim

Unknown dedi ki...

O abin varya şimdi de oğluşa aynı şeyi yapıyor zorluyor yemek yerken,

Benim Hayatim dedi ki...

neyse en azından moralin yerine gelmiş. Blog olayının zamanlaması iyi olmuş. Ne oldu cevap yok mu görüştüğün yerden?

Emre dedi ki...

Mücevher Kutusu bekliyorum canım hala umarım önümüzdeki hafta sonuna doğru haber gelir.

Sebnem'den dedi ki...

EMRE,YENİDEN HOŞGELDİN...
YENİ SAÇININ FOTOSUNU ÇEKTE BİZDE BAKALIM PLEASE:))
AYRICA BENDE SENİN GİBİ BOĞAZSIZ BİR ÇOCUKTUM..
HEP DOMATES'İN ÇEKİRDEĞİ BOĞAZIMA TAKILIRDI,ARKASINDAN HEMEN KUSARDIM..
DOLMA..IĞĞĞ..BÜTÜN İÇİNDEKİ MALZEMELERİ TEKRAR BİBER'İN İÇİNE SAKLARDIM..O DA OLMADI İÇİNE SAÇ ATARDIM..
BAMYA YEMEĞİNDEN ABİM NEFRET EDERDİ..SÜMÜK GİBİ UZADIĞINDAN..SEN KİBARLIKTAN YAZMADIN AMA BEN YAZDIM İŞTE...
BEN DE NE ZAMAN ABİMLE KAVGA ETSEM AKŞAM AÇ KALSIN YEMEK YEMESİN DİYE BAMYA PİŞİRİRDİM.
ARTIK GEÇTİ YEMEK AYIRMA DÖNEMLERİM.
HATTA REJİME BAŞLASAM HİÇ FENA OLMAZ DİYE DÜŞÜNÜYORUM ARTIK..
BU ARADA MAYONEZ'E ÇOK GÜLDÜM:)))
ARAYI AÇMA FAZLA...FIRSAT BULDUKÇA YAZ..

[ fiкяiмiи iиcє güℓü ] dedi ki...

Emrecim, oh be.. dün geldim yoktun.. sevindim yazmana ve neşenin yerinde olmasına canım.:) Şimdi banyo da soba vardı deyince.. babaanneciğimin banyosunda da onlardan vardı.. ve kazan denir kendilerine. İşte ben bir gün banyo yaparken eğilmiştim ve cosssssss.. uzunca bir süre yan oturmak zorunda kalmıştım.:)) Anneciğinin yüreği kalkıp oturuyordur şimdi.. canım benim.. düzelir her şey, merak etme sen.. dualarımız seninle.:))
Emelim, ben de aynen senin gibi düşünüyorum ve hissediyorum canım.:))

Emre dedi ki...

Şebnem, sağol canım ya hoşbulduk ayrıcana da sen hiç rejimden bahsetme istersen zaten incecik kızsın napcan rejim felan, ayrıcana da dedim ya evde bilgisayar yok malesef o sebepledirki her istediğim an yazamayacağım, ama fırsat kollamaya devam tabi. Öperim seni.

İncegülüm, güldürdün beni yine öle ufake tefek cozlama vakaları bende de mevcuttur. Dediğin gibi bende sizlerle tanışmayı çok istiyorum inşallah bizde yakalarız bu fırsatı

 

designer : anniebluesky : www.bloggeruniversity.blogspot.com